Dijital Dünyanın Geleceği: Beacon Teknolojisi


Dijital Dünyanın Geleceği: Beacon Teknolojisi

M.Tuncay GENÇOĞLU

Geçtiğimiz aylarda açılışını yaptığımız Grafen Üretim fabrikası ile Türkiye’nin grafeni endüstriyel boyutta ürettiğini duyurması yeni bir döneme işaret ediyor. "Grafen veya başka kritik bir malzemeyi üretemiyorsanız o sahada ancak tüketici olursunuz” diyen uzmanlar, Türkiye’nin çok kritik bir hamle yaptığı görüşünde hem fikir.

1980’lerde bulunan fiber optik teknolojisi veya günümüzdeki nano teknoloji sanayii ve teknolojide çok şeyi değiştirdiyse grafen de benzer bir süreç başlatabilir. Eskiden ‘olmaz’ dediğimiz şeyleri bugün fiber optik ve nano teknoloji ile kolayca yaptığımızı hatırlıyor ve grafen konusunda da benzer bir dönüşümün bizi beklediğini anlıyoruz. Grafen denilen tek veya birkaç atom kalınlığında karbon plaka parçaları ile çok az enerjiye ihtiyaç duyan, çok hızlı çalışan elektronik devreler, algılama araçları yapabiliyoruz. Hastalık teşhisi, tahlil işlemlerinde de grafenin çığır açtığını rahatlıkla söyleyebiliriz.” Bugün kolaylıkla uçak, araba veya elektronik cihaz tasarlayabilirsiniz ama üretimi kısıtlayan en önemli etken malzeme veya malzeme biliminin seviyesidir” diyen Kılıç, şöyle devam etti: “Grafen veya bir başka kritik malzemeyi kendiniz üretmiyor iseniz o sahada ancak tüketici ve izin verilen tasarımlarla ilgilenen biri olabilirsiniz. Daha ileri gitmenize izin vermezler. Bu tip stratejik ve kritik malzemelerin üretim teknikleri gizlidir. Tedarik yolu ile ihtiyaçlarımızı karşılayamayız.

İşte Grafen ile yeni bir döneme girdiğimiz bu günlerde dijital alanın Grafeni diyebileceğimiz bir teknoljiyle bu alanda da yeni bir boyutta yeni bir döneme geçiş yapmalıyız. Bunu Beacon teknolojisiyle başarabiliriz.

Bu yazımda sokakta yürürken önünden geçtiğimiz mağazanın mesajını almamızı sağlayan Beacon teknolojisini ele alacağım. Aslında çok basit bir olay; Beacon olarak adlandırılan sadece 6 yıllık bir geçmişe sahip olan bu teknoloji farklı deneyimleri hepimize yaşatıyor.

Peki, nedir bu Beacon teknolojisi? Kısaca, Beacon cihazları küçük, kablosuz, diğer akıllı cihazlara sinyaller gönderebilmek için düşük enerjili Bluetooth dalgalarını kullanan taşıyıcı cihazlardır. Bu cihazlar akıllı cihazlara bağlanır ve bilgiyi konum bazlı arama yaparak daha doğru ve daha kolay olarak üst sistemlere iletir. Yani, temelde Beacon Bluetooth kullanarak konum bilgisi sağlayan teknolojidir.

Daha detaylı nasıl çalıştığını anlatacak olursak, Beaconlar aslında Wi-Fi dağıtıcısı kadar küçük bilgisayarlardır. Kapalı konumlandırma sistemlerinin bir parçası olduğu için, insanları tespit etmek için yakınlık teknolojisini kullanır ve kişisel deneyimlerin bilgisini sunmak için bazı eylemleri tetikler. Mesela, Beacon kurulu olan bir yerde yürürken, işletmelerin mobil cihazlarına kodlanmış bir bildirim gönderir ve bildirim sadece iBeacon, Eddystone gibi kapalı mekan navigasyon uygulamaları sayesinde görülür ve Beacon cihazları bu uygulamalardan aldığı komutla sinyalleri mesaj olarak tekrar dağıtır. Sonrasında kullanıcılar yani bizler, IoT uygulamaları için geliştirilmiş olan güç tasarruflu BLE(Bluetooth Low Energy) teknolojisi sayesinde bu beaconlardan mesajları alırız. Üstelik bu mesajları almamız için IoT’li işletme uygulamalarının çalışır durumda olmasına bile gerek yoktur.

Birkaç örnekle konuyu sağlamlaştıracak olursak, THY Atatürk Havalimanında gelen THY uygulamasına sahip müşterilerine SKY Library uygulamasını kullanabileceklerini Beaconları sayesinde hatırlatıyordu. Bir başka örnekse Amerikan Beyzbol Ligi’ne gelen MLB uygulamasına sahip izleyicilere özel indirimler, maç tekrarları, harita gibi farklı hizmetleri Beacon sayesinde hatırlatıyor.

Gelecekte bu teknolojinin müzelerde ve okullarda dahi kullanılması bekleniyor. Örneğin, müzede bir eserin yanına gidince o eser hakkında bilgiler direkt uygulamalar sayesinde telefonlarımıza gönderilmesi ya da okullarda girilen derslerle ilgili içerikler yine Beacon teknolojisi sayesinde telefonlarımıza gönderilmesi gibi bu konu hakkında farklı projeler var.

Kullanım alanlarından ayrıca piyasa olarak Beacon teknolojisine bakarsak nasıl bir hızla büyüdüğünün farkına varırız. Yapılan araştırmalarda 2016’nın son çeyreğinde dünyadaki Beacon sayısı 8.1 milyon olarak kaydedilmiş. Bu sayının 2021 itibariyle 500 milyona çıkacağı öngörüldüğü gibi 2024’te de 25 milyar Dolar ‘a ulaşması bekleniyor. Sadece 10 yılda bu rakamlara ulaşacağı öngörülmesi bile Beacon sektörünün ne kadar büyük bir alan olduğunun kanıtlar nitelikte.

Mağaza ve marketlerde bulunan beacon cihazları ya da beacon özellikli pos ve yazarkasalar sürekli bir sinyal yayınlar. Cep Telefonu, Akıllı Saat, Kablosuz kulaklık gibi cihazlarınız bu sinyali aldığında ID numaranızı bu sistemler aracılığı ile bulut sistemlere gönderir.

Beacon sinyallerini Google Ads hesabınıza bağlayarak, arama yapan kişinin çevrimdışı etkinliği hakkında birçok yararlı bilgi edinebilirsiniz ve hatta mağaza ziyaretlerini izleyebilirsiniz. Geleneksel olarak, çevrimiçi pazarlama çabalarının çevrimdışı ilişkilendirmeyle nasıl bağlantılı olduğunu anlamak geleneksel bir anlayışı olanlar için anlaşılmaz bir hale bürünmüştür. Ancak, dijital reklamlarınızı tıklayan kullanıcıların temel etkileşim noktalarını izleyerek, dijital reklamlarınızın müşteri sayısını ve mağaza satışlarını artırmada ne kadar etkili olduğunu anlayabilirsiniz.

Tipik bir örnek şöyle olabilir:

1.Adım: Kullanıcı, “ayakkabı” arama terimini yazar.

2.Adım: Google arama reklamınız görünür.

3.Adım: Kullanıcı, arama reklamını tıklar, ürüne göz atar ve ardından telefonunu kapatır.

4.Adım: Bu kullanıcı, ayakkabıları satın almadan önce denemek istediğine karar verir ve böylece mağazanıza girer.

5.Adım: Mağazaya girdiklerinde, telefonları mağazanızın beacon teknolojisinden bir tanımlayıcı sinyali alır.

6.Adım: Beacon, bu telefonun arama reklamınızı tıklayanla aynı olduğunu anlar ve bu verileri Google Ads hesabınıza bir “mağaza ziyareti” olarak bağlar.

Bu sayede daha önce sizinle ilgilendiğini bildiğiniz müşteriyi bir mesaj veya bildirimle uyarmak hem kullanıcı aksiyonu hem de müşteri bilinirliği açısından size pozitif katkı sağlayacaktır. Daha önce internet mağazasından baktığınız bir ayakkabı için fiziksel mağazaya gittiğinizde o ayakkabı özelinde indirim kazandığınızı telefonunuzdan görmek sizi oldukça şaşırtacaktır.

Bu konuma dayalı teknolojiyi kullanarak, mağaza dışı pazarlamanızı kişiselleştirebilir ve potansiyel yaya trafiğinden para kazanmanıza yardımcı olabilirsiniz.

Binlerce kişinin yürüdüğü bir caddede bulunan bir işletmenin stratejisi üzerine beaconları kullanarak mağaza dışındaki cihazlara indirim bildirimi göndermesi o işletmenin mağaza dışı pazarlamasını oldukça geliştirecektir.

Beaconların işletmelere sağladığı en büyük avantajlardan bir tanesi müşteri hareketlerini mağaza bazında haritalandırabilmektir. Bu sayede müşterilerinizin mağazanızda nasıl ve nerede hareket ettikleri hakkında daha güvenilir bilgiler toplayabilirsiniz. Ürün listelemelerinizi ve mağaza içi düzeninizi uyarlamak ve geliştirmek için bu verileri e-ticaret istatistiklerinizle birlikte kullanabilirsiniz. Müşterilerinizin çoğunun zamanlarını mağazanızın arkasındaki ev eşyaları bölümüne göz atarak geçirdiğini fark ediyorsanız, belki bu alanı genişletebilir veya öne çıkarabilirsiniz. Sonuç olarak bu veriler, müşteri yolculuğunuzu iyileştirmenize, gelecekteki pazarlama kampanyalarını uyarlamanıza ve mağaza içi dönüşümlerinizi artırmanıza yardımcı olabilir.

Beaconlar sayesinde işletme içerisinde müşteri deneyimleri en üst düzeyde ölçülebilir. Müşteri davranışlarını incelemek ve anlamak onların sıkça karşılaştıkları problemleri veya ilgilerini çeken durumları görebilmek için en büyük etkendir. Bu sayede sıkça sorulan sorular gibi müşteri özelinde oluşturulan içerikler kişiselleştirilebilecektir.

Geçmişten Günümüze Beacon Teknolojisi

10 Haziran 2013: Apple, iOS 7’nin bir parçası olarak iBeacon’u World Wide Developer Conference’da (WWDC 2013) tanıttı.

6 Aralık 2013: Apple, müşterilere ürünler, ürün incelemeleri ve fırsatlar hakkında mağaza içi bildirimler sağlamak için ABD’deki 254 mağazasının tümüne beacon yerleştirdi.

31 Temmuz 2014: ABD’deki En Büyük 100 perakendecinin 50’den fazlası mağazalarında beaconları test etmeye başladı.

2015 Başı: Facebook ve Shazam dahil en büyük ve en çok indirilen uygulamalardan bazıları, işlevlerine beaconları entegre etmeye başladı.

14 Temmuz 2015: Google, Apple’ın iBeacon’unun platformdan bağımsız bir rakibi olan Eddystone’u piyasaya sürdü. Eddystone, akıllı telefonunuza konuma dayalı içerik sağlamak için tasarlanmıştır. Platformlar arasında uyumlu olduğundan, geliştiricileri beacon teknolojisi ile çalışmaya teşvik etmeyi amaçlamaktadır.

2017 Sonu – Günümüz: Dünyanın her bir köşesinde pazarlamacılar veya yerel işletme sahipleri beacon teknolojisini farklı stratejileri için kullanmaya başladılar.

Bu alanda yeni bir boyutta yeni bir döneme geçiş aşamasında olan dünyaya ayak uydurmak zorundayız. Bunu Beacon teknolojisiyle başarabiliriz.

Haydin gençler bu alan çok bakir ve sizleri bekliyor.

Selam ve Muhabbetle.

 

M.Tuncay GENÇOĞLU

Doç. Dr.

Fırat Üniversitesi


İlginizi Çekebilecek Yazılar





İletişim | Gizlilik | Kullanım Koşulları